top of page
Sculpture Circle

Şema Terapi

ŞEMA TERAPİ

Şema terapi, özellikle kişilik bozuklukları söz konusu olduğunda etkili olmayan bazı terapi yaklaşımlarına alternatif olarak geliştirilmiş, Bilişsel Davranışçı Terapi, Psikodinamik terapi, Gestalt Terapi gibi yaklaşımların çeşitli yöntemlerini entegre eden bir terapi yaklaşımıdır. Her ne kadar başlangıçta borderline ve narsisistik kişilik bozukluklarının terapisinde kullanılacak bir yaklaşım olarak oluşturulduysa da, son yıllarda yapılan çalışmalar, Şema Terapinin depresyon, ilişki problemleri, kaygı sorunları ve öz-farkındalık gibi alanlarda da oldukça etkili olduğunu ortaya koymaktadır.


Şema terapide şema kavramı temel olarak, travmatik çocukluk deneyimleri sonucu kendimize ya da çevremize dair oluşan negatif inançlar, duygular ve bunlar ile ilişkili olan beden duyumları için kullanılmaktadır. Aslında şemalar zihnin hızlı bir şekilde karar almasına yardımcı olan düşünce kalıplarıdır. Pozitif de olabilir negatif de... Örneğin kuş kelimesini duyduğumuzda zihnimiz kuşlara dair bildiği her ne varsa onlardan yola çıkarak basit bir taslak oluşturmaktadır: iki ayaklı, kanatlı, tüylü, gagası olan, uçabilen hayvan. Kimimizde bu taslakla birlikte ortaya çıkan olumlu duygular ve eşlik eden beden duyumları vardır. Bu taslaklar sayesinde düşünme, karar alma ve iletişim gibi süreçler çok daha hızlı gerçekleşmektedir. Aynı durum kendimiz ve çevremiz ile ilgili oluşturduğumuz negatif inançlar için de geçerlidir. Eğer temelde "dayanıksızım" gibi bir inancım varsa göreceli olarak "riskli" ya da "zorlu" durumlar karşısında hızlıca karar verip (bazen bilinçli, bazen bilinç dışı) o durumdan kaçınmak için elimden geleni yapabilirim. Bunu yaparken kaygı duygusuna eşkil eden kalp çarpıntısı ya da baş dönmesini duyumsayabilirim.


Şemalar çocuklukta ve ergenlikte hayatta kalmamızı kolaylaştıran baş etme biçimlerini ortaya koymamıza yardımcı olurlar. Örneğin, duygusal yoksunluk şemasına sahipsem, temelde değersiz ya da sevilmez olduğuma inanıyor olabilirim. Çocuk halimle değersiz olduğuma inanmak benim için koruyucu etki yaratabilir. Değersiz olduğuma inanıyorsam, ilgi görmek için etrafımdaki insanları memnun etmenin benim birincil görevim olduğunu düşünebilir ve bunun için çaba harcayabilirim. Bazen de aksine, değersiz bir çocuk olduğuma inanırsam, ilgi görmek için tuhaf yaramazlıklar yapıp etrafımdaki insanların dikkatini çekebilirim. Tüm bunlar benim bulunduğum ortamda baş etmemi kolaylaştırır, beni hayatta tutar.


Genetik miras ve erken dönem bağlanma yaşantılarıyla oluşmaya başlayan şemalar, her ne kadar çocuklukta koruyucu etkiye sahip olsa da yetişkinlikte çoğu zaman uyum bozucu olmaktadır. Ben şemaları, atmaya kıyamadığımız eski ama çok rahat ve güvende hissettiren t-shirtlere benzetiyorum. Evdeyken giydiğimizde iyi; ama dışarı çıktığımızda tuhaf hissettiren yırtık pırtık t-shirtler gibi... Keşke hiç çıkarmasak, her yere onlarla gidebilsek deriz. Ama herhangi bir ilişki içerisindeyken bu yırtık pırtık şemaların evdeki kadar iyi hissettirmediğini fark ederiz.


İşte, Şema Terapi yaklaşımı hepimizin üzerine giydirilmiş olan şemalarla şekilllenen çekirdek "yaşam örüntülerine" sahip olduğunu ve bu örüntüleri fark edip değiştirmedikçe yaşamımız boyunca aynı duygu, davranış ya da ilişki kalıpları içerisinde tekrarlayan bir döngüde olacağımızı söyler. Hayatımızın bir döneminde "Ben bu filmi daha önce izlemiştim." "Neden hep böyle şeyler benim başıma geliyor?" "Hayatıma giren farklı insanlarla neden hep aynı şeyleri yaşıyorum?" gibi şeyler söylemişizdir. Hatta çoğu zaman bu cümleleri "evet artık bu sefer farklı" ya da "artık her şey farklı olacak" diye düşündükten ve de buna içten içe inandıktan bir süre sonra tekrar kurmaya başlamışızdır. Şema terapi yaklaşımı, bu yaşam örüntülerini, şemalarımızı ve şemaları oluşturan travmatik yaşantıları fark edip yeniden anlamlandırmayı ve böylece uyum bozucu döngüyü kırmayı amaçlar.


Peki bu döngüyü kırmayı amaçlayan şema terapi süreci nasıl ilerler?

Öncelikle Şema terapinin uzun soluklu bir terapi sürecini kapsadığını vurgulamak gerekir. Genellikle 1-3 yıl süresince haftalık seanslarla terapi süreci devam eder. Ancak danışanın ihtiyacına göre seans sıklıgı ve terapi sürecinin süresi değişebilir. Bazen bazı danışanlarla bir yıl gibi bir sürede terapi sonlandırılabilirken, bazen bu süre üç yılı aşmaktadır.


Şema terapi sürecindeki en önemli unsur şema farkındalığıdır diyebiliriz. Şema terapinin kurucusu J. E. Young temelde 18 şema var olduğunu söylemiştir. Bunlar, Terk Edilme, Güvensizlik, Duygusal Yoksunluk, Kusurluluk, Sosyal İzolasyon, Bağımlılık, Dayanıksızlık, İç İçelik, Basarısızlık, Haklılık, Yetersiz Özdenetim, Boyun Eğicilik, Fedakarlık, Onay Arayıcılık, Karamsarlık, Duyguları Bastırma, Yüksek Standartlar ve Cezalandırıcılık'tır.

Danışanlar, terapi sürecinin başlarında gerek terapistin değerlendirmeleri ve gerekse ölçek uygulamalarıyla kendilerinde hangi şemaların baskın olduğunu fark etmeye başlarlar. Şemaların özellikleri, şemalar ile baş etme stratejileri ve gerekirse modlar hakkında bilgi edinirler. Şemaların ve şemalarla baş etme biçimlerinin yaşadıkları sorunlar üzerindeki etkilerine dair yavaş yavaş farkındalık geliştirirler. Bazen şemaların neden olduğu irrasyonel otomatik düşünceleri yakalama ve rasyonel düşünce geliştirme ile ilgili bilişsel stratejiler kullanılırken, bazen de danışanın ihtiyacına göre yine Bilişssel Terapinin tekniklerinden olan şemalara ya da baş etme biçimlerine dair fayda-zarar analizi, şema geçerliliğini kanıt-karşı kanıt ile test etme ve şema günlüğü tutma gibi teknikler kullanılır.


Terapi sürecinin ilerleyen aşamalarında ise danışanın hazır bulunuşluluğuna göre şemaları oluşturan travmatik yaşantıları imajinasyon yoluyla duyarsızlaştırma ve yeniden anlamlandırma çalışmalarına geçilebilir. Bu süreçlerde amaç imajinasyon yoluyla danışanın ilgi, sevgi, bilgi, korunma ya da bakım gibi çocuklukta karşılanmamış ihtiyaçlarını karşılamak ve böylece anının yetişkin rasyonelitesi ile sinir sisteminde yeniden işlenmesini sağlamaktır. Bunlara ek olarak şema terapisti, Gestalt Terapi tekniklerinden biri olan boş sandalye tekniğini de sıklıkla seans odasında kullanmaktadır. Bu teknikle sıklıkla danışanların şemalarla baş etme biçimlerini yansıtlan şema modlalarının farkındalığını sağlama ve şemanın etkisinden kurtulmuş sağlıklı yetişkin modunu güçlendirmek amaçlanmaktadır.


Şemalar hakkında daha detaylı bilgi için Psikonet Yayınları'ndan çıkan Hayatı Yeniden Kesfedin isimli kitaptan faydalanabilirsiniz. Aynı zamanda şema modları için de yine Psikonet Yayınlarının Mod Terapisi Diger Yollardan Gitmek: Yasam Örüntülerini Anlamak ve Degistirmek isimli kitabından bilgi edinebilirsiniz.

bottom of page